Trabzonspor puanı nasıl kurtardı? Öpsün de başına koysun. Turgay Beşyıldız yazdı
Karadeniz ekibinin, İstanbul temsilcisini misafir ettiği bu karşılaşma, Pençe-Kilit operasyonunda şehit olan askerlerimize yapılan saygı duruşuyla başladı.
Futbolun sahadaki bireyleri, zemin iyi ise soğuk havaları sever. Bir an önce sağa, sola daha fazla koşarak ısınıp, oyuna bir an önce daha iyi konsantre olabilmek için…
İşte böyle bir havada start aldı, Papara Park’ta bu 90 dakika…
Karşılaşmanın ilk 10 dakikası tamamlandığında; RAMS Başakşehir’in ilk tehlikeli gelen atağında, soldan Figueiredo’nun altı pas içerisine ortası, ev sahibinin defansını aşınca, Pelkas’ın vurduğu kafa şutu fileler ile buluştu.
Erken gelen bu gol, turuncu-lacivertlilere bir özgüven kazandırırken, Trabzonspor bir an önce dengeyi sağlamak için, kendi sahasından hazırlık pasları yaparak çıkmaya başladı.
Üç oyuncusunun müzmin sakat! olduğu Karadeniz ekibi, özellikle ilk 30 dakika da istediği pasları yapamayınca, beklediği oyun üstünlüğünü de kuramadı.
İstanbul temsilcisinde ise Opaku ve Szysz cezalı, 4 oyuncusu da sakat oldukları için maç kadrosunda yoktu.
Oyunun 31. dakikasında; Onuachu’nun kafa şutunun üst direkte patlayıp topun oyuna dönmesi, iki dakika sonra gelecek beraberlik golünün habercisi gibiydi.
Bordo mavililerde, Bosnalı Visca’nın köşe atışında, ceza alanı içerisinde uzaklaştırılamayan meşin yuvarlak, en son Mendy’nin önüne düşünce, bu oyuncunun şutu yan direk içine çarpıp, ardından da filelere kucaklaşması skora eşitlik geldi.
*
İlk 45 dakikada istedikleri oyunu kuramayan, her iki takımın teknik adamları Abdullah Avcı ve Çağdaş Atan da, sanırım ilk ve ikinci yarıdaki skora! “Eyvallah” demiştir.
İlk yarısı çok da keyifli geçmeyen maçın, ikinci yarısına daha istekli başlayan ev sahibi, Boz Baykuşlar önünde topu hep ikinci bölgede tutup, üçüncü bölgeye yığmaya başladı.
Oyunun üçte ikilik bölümü bitene kadar, ikinci yarıda; Visca, Trezeguet ve Bakasetas ile galibiyet golüne yaklaşan ama sonuçlandıramayan Avcı’nın öğrencileri, iyi hazırlanmış bu zorlu rakibi önünde, gecenin tutuk oyuncularıyla istediklerini yapamadı.
Son 20 dakikaya girildiğinde Onuachu, yerini Enis Destan’a bıraktı. Ardından, Abdulkadir ile Visca da yerlerini Nicolas Pepe ve Bardhi’ye teslim etti.
Bu arada Trezeguet, sahadaki haliyle beni bu 90 dakikada yanıltan isimlerden biri oldu.
Her iki takımında kazanma arzusu eksikliği, galibiyet golünü getirmedi.
Bana göre her iki takımda bu gece hak ettiğini aldı.
Gecenin orta hakemi Volkan Bayarslan, bazı bölümlerde sık sık düdüğünü kullanmasa oyun durmaz, mücadelenin devam etmesi de daha iyi olurdu.
Bordo maviler, halbuki İstanbul takımlarını kendi sahasında konuk ettiği son üç maçıda kazanmıştı. Bu sefer beraberlikle yetindi.
Bunada şükür edip, öpsünde başına koysun!